Dün sandık görevlisi olarak çalışan oyuncu Hayal Köseoğlu, sonuçların peşinden gözyaşlarına hakim olamadı. Sosyal medya hesabından ağlamış olduğı anı paylaşan Köseoğlu, “Alın burun bir ihtimal hayatında hiç kimseye ziyanı olmamış bir genç kadının ülkesi için döktüğü gözyaşları sizi mutlu eder” dedi.
Aşk-ı Memnu, Muhteşem Yüzyıl, İstanbullu Gelin, Mucize Doktor ve Mahkum gibi dizilerdeki başarısıyla adından söz ettiren Hayal Köseoğlu, dün gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçiminde sandık görevlisi olarak çalıştı. Paylaşımlarında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu desteklediğini belirten oyuncu, sonuçların ardından gözyaşlarına hakim olamadı.
“BİR GENÇ KADININ ÜLKESİ İÇİN DÖKTÜĞÜ GÖZYAŞLARI SİZİ MUTLU EDER”
Sosyal medya hesabını aktif olarak kullanan ve dün sık sık “Oy ver” çağrısında bulunan Hayal Köseoğlu, kesin olmayan sonuçlara göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmasının ardından duygularına hakim olamadı. Instagram hesabından ağladığı bir fotoğrafı paylaşan oyuncu, “Alın buyurun belki hayatında kimseye zararı olmamış bir genç kadının ülkesi için döktüğü gözyaşları sizi mutlu eder. Hayırlı uğurlu olsun çatladık, patladık” dedi.
“TUZUM KURU, YURT DIŞINDA HER TÜRLÜ TUTUNABİLİRİM”
Takipçilerinden gelen “Kudurun, kaybettiniz” mesajlarına da sessiz kalmayan Köseoğlu, uzun bir açıklama yazarak ekonomik durumundan bahsetti. Ünlü isim paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Bana çatla patla yazanlar, kudurun, kaybettiniz yazanlar. Size iki çift lafım var; bizim çoğumuzun tuzunun ne kadar kuru olduğunu bilmiyorsunuz. Mesela benim hayatımda hiç geçim sıkıntısı çekmediğimi, iki tane yabancı dilim olduğu için yurt dışında her türlü tutunabileceğimi, dünyanın her yerinde para kazanabilecek bir türlü meziyetim olduğunu, hatta ailem sağ olsun belki hayatımda tek gün çalışmadan bile yaşayabileceğimi…”
“İNSANLAR, İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ OLSUN DİYE OY KULLANDI”
“Sizin ‘Cehape’ dediğini çoğu insanın o kadar tuzu kuru ki. Ona rağmen akın akın oy vermeye gitti herkes işini gücünü bırakıp. Müşahit oldu. Türkiye’de insanların yüzü gülsün diye, refah seviyesi, kültür seviyesi, eğitim seviyesi artsın diye. Kadınlar, kızlar güpegündüz, kapalı halleriyle bile tacizden, tecavüzden korkmasınlar diye. İfade özgürlüğü olsun diye. Halka insan gibi davranılsın, saygı duyulsun, koyun muamelesi yapılıp cukkalar indirilmesin diye.”
