Saner:2021, 2020’ye göre daha sıkıntılı olacak.. Türkiye desteği kaçınılmaz – DT Kıbrıs Haber | Kıbrıs Haber
KıbrısKKTC

Saner:2021, 2020’ye göre daha sıkıntılı olacak.. Türkiye desteği kaçınılmaz




Başbakan Ersan Saner, Covid-19 nedeniyle 2021 yılının, 2020’ye göre daha sıkıntılı olacağından Türkiye desteğinin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Saner, kaynağın ne şekilde geleceğinin bir takvime oturtulması konusunda henüz protokol imzalanmadığını ancak herhangi bir anlaşma olmaksızın Türkiye’den TİKA aracılığıyla 5 bin küçükbaş hayvanın getirileceğini belirtti.

Meclis Genel Kurulu’nda 2021 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın görüşülmesinin ilk günü tamamlandı. Genel kurulda yarın Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi bütçeleri görüşülecek.

Bugünkü görüşmenin sonunda CTP Gazimağusa Milletvekili Erkut Şahali’nin konuşmasının ardından eleştirileri yanıtlamak amacıyla Maliye Bakanı Dursun Oğuz ve Başbakan Ersan Saner kürsüye çıktı. Saner ve Oğuz’un konuşmasının ardından bugünkü oturum tamamlandı.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu yarın Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi bütçelerini görüşecek.

CTP Milletvekili Erkut Şahali, bütçenin, önüne bütçe takvimi yerine seçimi takvimi koyan bir hükümete emanet edildiğine işaret ederek, bunun karamsar bir tablo oluşturduğunu dile getirdi.

Bütçenin bir öngörü işi olduğunu ancak yarınını göremeyen bir hükümetin sözkonusu olduğunu savunan Şahali, “Hükümetin herhangi bir konuda öngörüsü yok zaten” dedi.

Bütçe açığına işaret eden Şahali, hibe ve krediler sağlaması beklenen Türkiye ekonomisini 2021’de zor günler beklediğini ifade etti. “Mevcut bütçenin 3’te biri bile yoktur ve gelip gelmeyeceği de şüphelidir” diyen Şahali, bütçe açığıyla ilgili öngörüsünün dahi gerçekleşmeyebileceğinden gereken önlemlerin alınmasını istedi.

Harnup ürününün ülke ekonomisi için önemine işaret eden Şahali, zararlı mücadelesi yapılamadığı için bu üründe ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade etti. Şahali, bunun sadece bütçede kaynak olmadığı için fareyle mücadele için gerekli ilaçların alınmamasından kaynaklandığını belirtti.

Şahali, TL üzerinde hiçbir yetkiye sahip olmayan KKTC’deki ekonomik performansın döviz kurlarındaki değişimlerden etkilendiğini söyleyerek, bu sorunun önüne geçilmesi için gerekli adımların atılmasını istedi.

Belediyelerin halka iyi hizmet vermek için devletten aldıkları katkının en azından enflasyon oranında artması gerektiğini ancak bunun gerçekleşmediğini söyleyen Şahali, “Öngörüler doğru çıkarsa, belediyeler yüzde 25 oranında küçülmek zorunda kalacak ve iflasa gidilecek” dedi.

Özel sektörün desteklenmesi için yapılacak yardım paketlerinin kaynağının meçhul olduğunu dile getiren

Şahali, “Öyle görünüyor ki bunun için birinci müracaat Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılacaktır” ifadesini kullandı.

İki ülke arasındaki ilişkilerin karşılıklı yarara dayalı olması gerektiğini belirten Şahali, bunun Kıbrıs sorunu bağlamında da önemli olduğunu anlattı.

Devletin borç yükünün 36 milyar TL olduğunu kaydeden Şahali, borçların önemli kısmının TC’ye olduğunu dile getirdi. Şahali, “Eğer bu borçlar kayıt altındaysa o zaman TC ile yapılan anlaşmalar çerçevesinde bu ülkeye gelen kaynakların bu ülkedeki siyasi kararlar doğrultusunda kullanılması kaçınılmazdır” dedi.

Şahali, Türkiye’den gelen yetkililerin Meclis’te temsil edilen partilerle de görüşmesinin önemli olduğunu dile getirdi.

Reformların geçmişteki hataların bir daha yaşanmaması için yapıldığını kaydeden Şahali, kamu yararı için geçici huzursuzlukların göze alınması gerektiğini söyledi. Şahali, “Bunun için gerçek bir hükümete ihtiyacımız var” dedi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı’nın göreve geldiği günden bu yana Kıb-Tek’le ilgili açıklamalar yaptığını söyleyen Şahali, “Ortaya koyduğu iddialar yenilir yutulur cinsten değildir. Beklentimiz bu sansasyonel açıklamalardan bir an önce vazgeçilerek iş yapılmasıdır” dedi.

Şahali, yapılması gerekenin konuyla ilgili sürekli açıklama yapmak değil, denetim organlarının hizmete davet edilmesi ve gerekli çalışmalar tamamlanarak sonuçların kamuoyuyla paylaşılması olduğunu dile getirdi.

Yapılması gerekenlerin yapılabilmesi için siyasi irade ve istikrara ihtiyaç olduğunu sözlerine ekleyen Şahali, 2021’in zor bir yıl olacağını ve gerekli dayanışmanın tesis edilebilmesi için devleti yönetmekle yükümlü olanların adil, şeffaf ve yasalara uymayı zorunluluk olarak görmesinden geçtiğini kaydetti.

Maliye Bakanı Dursun Oğuz da eleştirileri yanıtında, gerekli notları aldığını ancak bütçenin oldukça şeffaf olduğunu kaydetti. Oğuz, Türkiye’den gelmesi planlanan desteğin gelmemesi durumunda bütçenin daha yüksek rakamlara çıkacağının ortada olduğunu söyledi.

Öyle bir durumda o günkü koşullarda yeniden değerlendirme yapılacağını anlatan Oğuz, bütçenin öngörülerden yola çıkarak hazırlandığını dile getirdi.

Kendilerinin de esnaf ziyaretleri yaptıklarını ve durumun farkında olduklarını belirten Oğuz aşılanmanın birçok sektörde rahatlama yaratacağı yönündeki temennisini ifade etti.

Oğuz, sadece kamu yatırımları değil, özel sektör yatırımları için de çalışıldığını kaydederek, teknoparklar için 30 yıllık muafiyet olduğunu ve gelir vergisinde yatırım indirimi olduğunu belirtti. Oğuz, ülkede hem faizin, hem de dövizin yüksek olmasının yatırımın önünde engel olduğunu kaydetti.

İşyerleri kapanıyor dendiğini ancak bu dönem 600 işyeri kapanırken 2 bin 500 yeni iş yeri açıldığını söyleyen Oğuz, turizm gibi bazı sektörlerin tamamen çalışmaz durumda olduğunu ancak yeni açılan işyerleri olduğunu da göz önünde bulundurmak gerektiğini belirtti.

Özel sektöre destek yapılmasının elzem olduğunu kaydeden Oğuz, ödenmemiş yükümlülüklerin yerine getirilmesi için çalışmanın sürüdüğünü kaydetti.

Oğuz, Güney Kıbrıs’ta çalışanların sınır kapılarından konaklama üzere otellere gitmesi için gerekeli çalışmanın yapıldığını ve 96 kişinin şu an bu şekilde çalıştığını kaydetti.

Dursun Oğuz, aşılanma durumunda Güney Kıbrıs’tan gelişlerin açılması konusunun ekonomik getirilerinin görüşülüp, değerlendirileceğini dile getirdi.

Başbakan Ersan Saner de konuşmasında, hükümet kurma aşamalarının uzun sürmesi ve bütçenin Aralık sonuna yetişmeyeceğinin ortaya çıkmasıyla muhalefet parti başkanlarıyla görüşerek, bütçenin alt komiteden kısa sürede geçmesi ve esas tartışmanın Meclis Genel Kurulu’nda yapılması yönünde talepleri olduğunu dile getirdi.

Bütçenin hazırlanması sırasında emek veren herkese teşekkür eden Başbakan Saner, bütçenin yoğun bir tempoyla hazırlandığını kaydetti.

Pandemiden etkilenen insan sayısının dünyada hızla arttığına işaret eden Saner, bu nedenle ülkedeki tedbirlerin ciddiye alınması gerektiğini belirtti.

Başbakan Saner, Covid 19 nedeniyle 2021 yılının, 2020’ye göre bütçe açısından daha sıkıntılı olacağına kaydederek, bütçe için Türkiye desteğinin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Kaynağın ne şekilde geleceğinin bir takvime oturtulması konusunda henüz protokol imzalanmadığını dile getiren Saner, herhangi bir anlaşma yapılmamış olmasına rağmen ülkeye Türkiye’den 20 bin aşının geldiğine işaret etti.

Saner, yine herhangi bir anlaşma olmaksızın Türkiye’den TİKA aracılığıyla 5 bin küçükbaş hayvanın getirileceğini ve bu hayvanlardan elde edilecek sütün özellikle hellim üretimi için kullanılacağını belirtti.

Başbakan Ersan Saner, yerinden söz alarak, hellim tescili için küçükbaş hayvanların Kıbrıs ırkından olması gerektiğini hatırlatarak, Türkiye’den hediye edilecek hayvanların hangi ırktan olduğunu soran CTP Milletvekili Fikri Toros’u yanıtında, ırk konusunda herhangi bir sıkıntı olmadığını söyledi. Maliye Bakanı Dursun Oğuz da yerinden söz alarak ırk konusunda bilgi verdi.

Başbakan Ersan Saner, verdikleri yardımdan dolayı TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a teşekkür etti.

1 Nisan’dan itibaren aşılı olan herkesin ülkeye gelmesine izin verilmesinin öngörüldüğünü söyleyen Saner, bunun hem eğitim, hem turizm, hem de diğer alanlarda ekonomiye katkı sağlayacağını belirtti.

HP Genel Başkanı Kudret Özersay’ın olduğu yerden söz alarak, aşılı Kıbrıslı Rumların, özellikle ekonomiye yapacağı katkı göz önünde bulundurularak, ülkeye gelişlerinin mümkün olup olmayacağı sorusu üzerine Saner, aşılı kişilerin hastalığı bulaştırma riskinin yüzde 5 civarında olduğuna işaret ederek, kararın Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin görüşüne bağlı olacağını belirtti. Saner, komiteyle yaptığı görüşmede bu konuyla ilgili olumlu bir hava gözlemlediğini kaydetti.

Çalışanın emekliyi ödeme oranının 3’ten 2,4’e düştüğünü söyleyen Saner, çok sayıda emeklinin 5 bin TL altında maaş aldığına işaret ederek, 5 bin TL altında maaş alan kimseden hayat pahalılığı ödemesi kesintisi yapılmayacağını dile getirdi.

Reel sektöre yapılan desteklere işaret ederek, yaklaşık 60 bin kişinin bu çalışmadan yararlandığını söyleyen Saner, yeni bir kredi paketi hazırlığı içinde olduklarını ve bununla ilgili detayları Türkiye ile yapılan ekonomik protokol ardından kesinleşeceğini belirtti.

Güney Kıbrıs’ta çalışanların durumuna da değinen Saner, güneyde Covid 19 riskinin hala yüksek olduğuna işaret ederek, çalışanların devlet tarafından gösterilen yerlerde konaklayarak, çalışmaya devam ettiğine işaret etti.

Deprem nedeniyle halka geçmiş olsun diyen Saner, Sivil Savunma ile yaptığı görüşmelerde bölgede herhangi bir sıkıntı olmadığını öğrendiğini belirtti.

Başbakan Saner, konuşmasının sonunda, bütün önerileri not aldıklarını ve yapılan tüm yorumları dikkate alacaklarını söyledi.

 

(BRT/TAK)